reklam
reklam
DOLAR34,9525% 0.17
EURO36,7968% 0.47
STERLIN44,3099% 0.12
FRANG39,1802% 0.17
ALTIN3.002,94% -0,11
BITCOIN100.210,06-0.55
reklam

İmamoğlu 2019 hatırlattı: Yürekleri yetiyorsa o yalanı gelip Bağcılar’da söylesinler

Bağcılar’da konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 2019 seçimleri sırasında “İmamoğlu gelince yardımları kesecek” propagandasını hatırlatarak “Yürekleri yetiyorsa gelsinler o gün söyledikleri yalanları Bağcılar sokaklarında, pazarlarında, meydanlarında tekrar etsinler” dedi.

Yayınlanma Tarihi : Google News
İmamoğlu 2019 hatırlattı: Yürekleri yetiyorsa o yalanı gelip Bağcılar’da söylesinler
reklam

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bağcılar Sosyal Yaşam Merkezi’nin kreş ve engeli rehabilitasyon biriminden oluşan ilk etabının açılış törenine CHP Bağcılar Belediye Başkan Adayı Cem Kılıç ile birlikte katıldı.

“BİZİMLE KİMSE YARIŞAMAZ”

İmamoğlu, İBB olarak Bağcılar’a yaptıkları yatırımları anlatarak “Bağcılar’a yaptığımız hizmetleri ve yatırımları bizden önceki yönetimin yaptıklarıyla kıyaslarsanız bir gerçeği çok net olarak görürsünüz. Milletin parasını millete verme konusunda bizimle hiç kimse yarışamaz. Bu yeni bir kavram, yeni bir prensip, yeni bir tutku. Yeni diyorum çünkü bize unutturdular. Aslında olması gereken buydu. Devletçiliğin, halkçılığın, milletini seven yönetimin olması gereken buydu. Bu konuda net söylüyorum. Yanımıza bile yaklaşamazlar” dedi.

“SUS PUS OLDULAR”

2019’daki yerel seçim sürecinde “İmamoğlu gelince sosyal yardımları kesecek” diye propaganda yapıldığını hatırlatan İmamoğlu, tam tersine sosyal yardımları 6 kat arttırdıklarını söyledi. İmamoğlu “Bizim sergilediğimiz halkçı belediyecilik karşısında bugün suspus oldular. Hatta bizim halkçı faaliyetlerimizi ve politikalarımızı kendi projeleri şeklinde sanki yokmuş gibi anlatıyorlar. Bizim projelerimizi herkes ağzı dolu dolu anlatabilir. Çünkü bizim projelerimiz zaten millet için. Yani bir parti projesi gibi tanımlanmaz. Kişiye ait proje gibi tanımlanmaz. Millete ait, halka ait proje olarak tanımlanır” diye konuştu.

“YÜREKLERİ YETİYORSA…”

İmamoğlu şöyle devam etti:

“Yürekleri yetiyorsa gelsinler o gün söylediği yalanları Bağcılar sokaklarında, pazarlarında, meydanlarında tekrar etsinler. Yapamazlar. Gelsinler Bağcılar’da anne kart kullananlara anlatsınlar.

Bir diyecekleri varsa yürekleri yetiyorsa gelsinler Bağcılar’da evlerine tam 2 milyon litre süt ulaştırdığımız 18 bin 406 çocuğumuza ve onun annesine, babasına desinler ne diyeceklerse. Diyemezler.

Bağcılar Kent Lokantamızda hizmet almış 311 bin 795 vatandaşımızın karşısına geçip ‘İmamoğlu sosyal destekleri kesti’ desinler diyebiliyorlarsa, yürekleri yiyorsa.

Karşılıksız burs verdiğimiz Bağcılar’daki binlerce üniversite öğrencisinin yüzüne desinler. Bak o gençler onlara nasıl cevap veriyor.”

“ARAYA BAŞKA ELLERİN GİRMESİNE İZİN VERMİYORUZ”

“Milletin parasını, millete verme konusunda bizimle kimse yarışamaz” diyen İmamoğlu şunları söyledi:

“Gerçekler ortadadır. Ama gerçekler bundan ibaret de değildir. Sosyal destekler konusundaki gerçeklerin çok farklı yönleri de var. Örneğin biz milletin parasını millete verirken daha önceki gibi araya başka ellerin girmesine ve bu işten birilerinin nemalanmasına da izin vermiyoruz. Bizim bütçemiz çok bereketli.

Bizim bütçemiz hijyenik. Onların yarısı kadar bütçe kullandığımız halde onlardan misli misli fazla iş yapıyoruz. Vatandaşın halinden anlamadıkları için onların aklına bile gelmezdi. Ama hadi diyelim ki bizden önce kreş ya da kent lokantası açmış veya halk süt dağıtmış olsalardı bu işleri nasıl yaparlardı?

Hemen araya birilerini aracı olarak koymaya gayret ederlerdi. Araya bir yetmez iki koyarlardı. Ve o yine bir avuç insanı besleyecek sistemleri oluştururlardı. Milletin parası, millete giderken mutlaka araya bir elleri sokarlar. Biz o ellere; ‘çek elini’ diyoruz.

Tek tek onları geriye itiyoruz. Milletin parasıyla milletin arasına kimseyi katmıyoruz kardeşim. Bir avuç insana onlar kepçeyle verirdi ya, şimdi biz millete kepçeyle veriyoruz. Onun hakkı çünkü, onun parası.”

“PARTİZANLIĞI BİTİRDİK”

İsraf düzeninin yıllarca böyle işlediğini vurgulayan İmamoğlu, sosyal destekleri 6 kat arttırmakla kalmadıklarını sistemi de temizlediklerini belirtti.

İmamoğlu “Sosyal yardımları, siyasi istismar konusu olmaktan çıkarttık. Partili olmakla yardım almak arasında kurulan o niteliksiz, seviyesiz, inancımıza, örf adetimize yakışmayan o bağı, o partizanlığı kestik artık. ‘Ben sana yardımda bulunayım, sen de bana oy ver’ anlayışını tarihe gömdük. Bu siyaseti de toplumsal ahlakı da bozar. Bu ülkede ne çektiyse ‘bizden olanlar- olmayanlardan’ çekti” dedi. İmamoğlu, ihtiyaç sahibi ailelere gıda yardımı dağıtımında muhtarları da ilk kez sürece kattıklarını hatırlatarak “Yardım alan hemşerimizin siyasi eğilimiyle ilgilenmediğimiz gibi muhtarımız hangi siyasi görüşteymiş onunla da ilgilenmedik” dedi.

BABASININ NASİHATINI ANLATTI

Babasının kendisine verdiği “Partili olabilirsin, ol, partine layık ol. Ama particilik ve partizanlık yapma. Yaparsan evladım değilsin” nasihatini anlatan İmamoğlu “Biz particilik yapmıyoruz. Tertemiz, mis gibi belediyecilik yapıyoruz kardeşim. Aradaki kirli elleri temizledik. Siyasi istismar konusu olmadan çıkardık. Atatürk’ün bize emaneti, halkçılığın gereklerini yerine getiriyoruz” diye konuştu.

“VATANDAŞIN KARŞISINA ÇIKAMIYORLAR”

Vatandaşın yardıma muhtaç olmasın diye istihdam ofisleri açtıklarını söyleyen İmamoğlu şunları kaydetti:

“Sadece 5 yılda 200 bin insanımıza iş imkanı sağladık. Bağcılar Bölgesel İslam Ofisi’nden 10 bin 928 kişi iş buldu. Hadi gelsin anlatsınlar onlara bakalım Ekrem İmamoğlu şöyle Ekrem İmamoğlu. Anlatamazlar. Bunlar vatandaşın karşısına da çıkamıyorlar.

İşsiz yurttaşlarımız, ekonomiyi batırmalarının kendisini işsiz bırakmalarının hesabını sorar diye dolaşamıyorlar. Sokağa çıkamıyorlar. Bir ev kadını evine alamadığı etin, peynirin hesabını sorar diye çarşıya, pazara gidemiyor.

Gene Ekrem İmamoğlu gidiyor. 5 senedir gidiyor, çıkmadı o pazarlardan. Kiraları bu hale getiren politikaların hesabını sorar diye bunlar sokaktan kaçıyorlar. Bir emekli, kendisine yaşatılan bu ekonomik zulmün hesabını sorar diye korkudan ortalıkta görünemiyorlar. Kapalı devre, kamera ve onlar. Biz öyle değiliz.

Çat kapı pazara gireriz. Çat kapı esnafa gireriz. Biz öyleyiz. Girmeye de devam edeceğiz. Bizi de eleştirenler olacak. Gelecekler yüzümüze söyleyecekler. Biz kimiz? Milletimizin ferdiyiz. Ben 16 milyon İstanbullunun belediye başkanıyım.”

“DERSİNE İYİ ÇALIŞMAMIŞ”

İmamoğlu sözlerini şöyle tamamladı:

“Bunların İstanbul’u hiç bilmeyen, öğrenmeye de gönlü olmayan bir adayları var. Tabii TOKİ mağduru karşısına çıkar da söylediği, hesabını sorduğu hususlar olur diye sokakta dolaşamaz. Ben saygısızlık etmem kimseye. Acemi, dersini çalışmamış. Keşke çalışmış olsa. İstanbullu ithal aday, atama aday kabul etmez.

AK Parti’nin içinde de çok deneyimli, İstanbul’u iyi bilen insanlar vardır. Ama hayırlı olsun tabii ki Cumhur İttifakı’nın adayıdır. Saygıyla karşılıyorum ama dersine iyi çalışmamış. Bir İstanbullu karşısına çıkıp Kanal İstanbul’u sorduğunda lafı eveleme geveleme yapmayacak. Karşıysan, ‘karşıyım’ diyeceksin.

Yok efendim ‘İstanbul’un gündeminde olmayan, benim de gündemimde olmaz.’ Bırakın bu işleri. O kanal kimin gündeminde herkes biliyor değil mi? Bir kişinin gündeminde.Senin gündeminde, onun gündeminde bakar mı? Bakmaz. Onun için vatandaşından uzak durandan, vatandaşla arasına fiziken ve ruhen mesafe koyandan bu şehre hayır gelmez.

31 Mart’ta ince ince hesaplar yapmaya hiç gerek yok. Vatandaştan kaçan, vatandaşı oy veren-vermeyen diye ayıran anlayışın yerine vatandaşa kucak açan, vatandaşıyla birlikte olan, vatandaşı seven, vatandaşla iç içe olan arasında tercih yapacaksınız.

İstanbul’un rotasını geri çevirip bu şehri ihmal, israf, ihanet batağına doğru sürüklemek isteyenlere izin vermeyeceksiniz.”

reklam